23 Eylül 2012 Pazar

Orta' da Dolaşan Bu Görüntüde Ne?


21 Eylül gecesi saat 01:00' da İstanbul ve Dünyanın belirli ülkelerindeki şehirlerde gökyüzünden gelen ses insanları korkutuyor. Çoğu gökbilimci ve araştırmacılar buna bir anlam veremese de insanlar bunun bir komplo teorisinin başlangıcı olabileceğini öne sürüyor.

21 Eylül gecesi saat 01:00' da İstanbul ve Dünyanın belirli ülkelerindeki şehirlerde gökyüzünden gelen ses insanları korkutuyor. Çoğu gökbilimci ve araştırmacılar buna bir anlam veremese de insanlar bunun bir komplo teorisinin başlangıcı olabileceğini öne sürüyor. Ancak tam araştırması yapılmadan bir şey söylemek yanlış olacaktır. Tabii ki komplo teorisinin başlangıcı olabilir. Ya da Mayaların dediği tarihe mi yaklaşıyoruz?

İşte o görüntü:
İşte bilim adamlarının yorumları:

"Bilimsel bir karşılığı yok"
Prof. Dr. Oğuz Gündoğdu

"Bunun ya atmosforik bir hareket olması gerekir ya da yer altında bir olay olması gerekir. Atmosferik bir olay olsa bunun başka belirtileri de olurdu. Dün geceye dair herhangi bir yer hareketide saptanmış değil. Dolayısıyla ben bunun tamamen uydurma olduğunu düşünüyorum. Bilimsel bir karşılığı yok. Sosyal medya öyle bir yer ki biri ortaya bir şey atıyor, arkasından yüz binlerce kişi gidiyor."


"İlk defa böyle bir şey duyuyorum"
Prof. Dr. Haluk Eyidoğan
Bütün Türkiye'den duyulan bir sesin inanılmaz güçlü bir ses olması lazım. İlk defa böyle bir şey duyuyorum. Yer biliminde, literatürde böyle bir şey olmadı şimdiye kadar.
"Mümkün değil"
Prof. Dr. Orhan Şen
"Uykusuz kalıyor insanlar ve ertesi gün hayal görüyorlar. Ne olabilir ki? Saçma... Bu kadar çok ilde aynı şeyin olması mümkün değil. Sadece İstanbul olsa kuvvetli bir rüzgar esmiş dersiniz ama bence bu palavra. Deprem olsa bu kadar büyük bir alanda deprem olmaz. Zaten böyle bir deprem de yok. Biri bir şey söylemiş, herkes inanmış 'Aa ben de duydum' demiş. Psikolojik olarak değerlendiriyorum.
"Araştırmak lazım"
Öner Döşer
"Astrolojik haritalarda böyle bir şey yok. '21 Aralık'a yaklaştıkça kara deliğin sesini duyacağız' diye söylentiler de vardır. Bilimsel bir temeli olmadığını ben de düşünüyorum. Ama bu kadar insan bu sesi duyduysa bir anlamı da vardır. Tamamen saçmalık demek yerine araştırmak gerekir. Bu bizim astroloji ile saptayabileceğimiz bir şey değil. Ben önümüzdeki günlerde güneş aktivitelerinin artması nedeniyle doğal afetlerin artmasını bekliyorum. Fakat bu sesle ilgili hiçbir şeye hiçbir şeyi bağlayamam. "
Öner Döşer' in de dediği gibi araştırmak lazım. Dediği üzere 21 Aralık tarihine yaklaştıkça kara deliğin seslerini duymaya başlayacakmışız. Ancak bunlara inanmayan insanlar bakın nelere inanıyor. HAARP  adı verilen bu proje, insan beynini kontrol edebilecek kadar güçlü bir proje. Ayrıca yarattığı dalgalar ile belirli bölgelere deprem bile sağlayabiliyor. Japonya depreminde HAARP bulgularına rastlanmasına rağmen bunlar gün yüzüne çıkartılamadı. İşte aşağıda Japonya depreminden önce çekilmiş bulutların hali:

21 Eylül gecesinden sonra İstanbul' da da aynı bulutların görüldüğü öne sürülüyor. Bir fotoğrafı bile çekilmiş. İşte İstanbul' da ki bulutların bir görüntüsü:

Şuanda insanlar HAARP' ın Mavi Işık projesini plana koymaya başladığını ve şimdiden depremler yaratarak Dünya'nın sonunun geldiğini insanlara inandırmaya çalışıyor. Peki HAARP hakkında detaylı bilgi verelim.
HAARP' ın açılımı "High Frequency Active Auroral Research Program" isminden de anlaşıldığı üzere proje yüksek frekans üzerine kurulu bir projedir. 6 yıldır işlemde olan proje en başından beri Alaska' da askeri birimlere yakın bir bölgede ABD Hava ve Deniz Kuvvetleri' nce yönetilmekte. BU programın özelliklerini saymak gerekirse şöyle:

  • Atmosferdeki termonükleer araçların elektromanyetik vuruşlarını değiştirmek,
  • Denizaltılarla haberleşmeyi kolaylaştırmak,
  • Radar sistemlerini son derece geliştirmek,
  • Çok büyük bir bölgede, ABD ordusu dışında tüm haberleşmeyi durdurmak,
  • EMass ve Cray bilgisayarları ile ortaklaşa, toprağın altını çok derinlere kadar incelemek,
  • Büyük alanda petrol, doğalgaz ve minerallari tespit etmek,
  • Cruise füzeleri gibi her türlü saldırı silahı ve uçağı havada imha etmek.
Gel gelelim, bu projeye karşı çıkan Amerikalı bilim adamları da bulunmakta. Bunun son derece tehlikeli olduğunu ve eğer biraz daha gelişirse tüm dünyayı elinde tutabileceğini savunuyorlar. ABD' nin en ünlü jeofizikçisi Prof.Gordon J.F.MacDonald'e göre bu canavarın bakalım başka ne özellikleri bulunmakta:

  • İklimleri değiştirebilir,
  • Kutupları eritebilir veya yerinden oynatabilir,
  • Ozon tabakası ile oynayabilir,
  • Deprem yaratabilir,
  • Okyanus dalgalarını kontrol edebilir,
  • Dünyanın enerji alanları ile oynayarak, insan beynini kontrol altına alabilir,
  • Radyasyon yaymayan termonükleer patlama oluşturabilir.
Bunlar yapabildiklerinden sadece bir kaç tanesi. Bunlar bile Dünyayı alt üst etmeye yetmez mi?