Hz.Mevlana ve Gönül Çarpılması
Hz.Mevlana Mesnevi de beden çarpılması yoktur,fakat ey akıllı,fikirli adam gönül çarpılması vardır der.
Gelelim bunu doğrulayan öykülere...
Uzun zaman evvel bir hükümdar tüm haşmetiyle gücüyle cihanın en güçlü atı ile gezerken gönlünü bir güzele kaptırmış ve onu etrafındakilere ne pahasına olursa olsun getirmelerini emretmiş.Güzel,babasının zoruyla istemeye istemeye hükümdara varmış saraya geldiği ilk günde hastalığa tutulmuş.Hükümdar ne kadar namlı hekim varsa hepsini toplamış fakat hiçbiri bir teşhis koyamamış öyle ki hükümdar her kim ki bir teşhis koyar onu iyileştirir ise hazinemin kapısı ona sonuna kadar açıktır demiş.Demiş demesinede hekimler naparlarsa yapsınlar bir sonuca karara varamamışlar.En sonunda hükümdar rüyasında bir derviş görmüş ve müjdeler sana ey hükümdar yarın sarayına biri gelecek ve güzeli iyileştirecek demiş hükümdar sabah gün doğarken kapıları açmış ve gelecek mucizevi zat-ı beklemiş.Rüyada bahsedilen adam hükümdarla bir iki sohbetten sonra hekimleriniz onu mahvetmiş!şimdi herkes odadan çıksın onunla yalnız kalacağım demiş.Adam kadının nabzını tutmuş ve isimler sayarak onun nabzını ölçmüş.Güzel Semerkand ve altın isimlerini duyduğunda nabzı hızla atmış.Adam hükümdara demiş;senin cariye Semerkandla bir kuyumcuya tutulmuş buna gönül hastalığı denir sevgilisine kavuşmazsa kesin ölür artık sen bilirsin demiş.Hükümdarda istemeyerekte olsa güzelin yaşaması için Semerkandlı ile güzeli evlendirmiş.Aynı yöntemi Avrupa'da tıp ve felsefe alanında örnek alınan İbni Sina'da uygulamıştır.İbni Sina da nabzı tutarak isimler saymış ve böylece tespitlerde bulunmuştur.Gönül çarpılması şimdi bir varsayım mı gerçek mi karar siz değerli okuyucularda...
Ege Topçu
